Turkishe'nin hikayesi, bizim hikayemiz.

Bir var olan bir yokmuş, Muğla'nın sakin ve huzurlu köşelerinden birinde, büyük hayalleri olan genç bir kadın yaşıyormuş. Bu genç kadın, bir gün İstanbul'un karmaşık ve dinamik ritmine adım atmaya karar verdi. Büyük şehrin hızlı sisteminin kendisi varken, dünyanın her yerinde onun yerinde mevcuttu ama ne yazık ki, hayal edilen geleceği inşa etmek için gerekli araçlara, özelliklere veya ilhama sahip değildi.

Kültürel yapı ve özellikler nedeniyle kadınların sıklıkla ara sıra itildiği ve potansiyelinin bilgisinin bir toplumun büyüdüğünü anımsıyordu. Ancak İstanbul'da farklı insanlarla tanıştıkça ve çeşitli etkinliklere katılarak kendini keşfetmeye başladı, gelişme yönünde fırsatların güneşlenebildiği görüldü.

Bu kadın, kendi potansiyelini keşfetmesi ve hayallerini gerçekleştirme süreci ilerlerken, ayrıntıların engellerinin aslında sadece kendine özgü olmaması, birçok genç kadının benzer zorluklarla yüz yüze gelmesiyle fark edilmişti. Bu durumda, onun içinde derin bir gelecekte yaratılmış ve “Neden sadece kendi hayalimi değil, silinebilir da hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olmayayım?” diye düşünmüş. Satın alma oranlarıyla kendi gibi genç kadınlar, aynı sorunlardan muzdarip olduğu bu yolculukta yalnız kaynakları gösterir, fırsat eşitliğini sağlar, ücretsiz eğitimler sunar ve toplumsal katma değer yaratan kadınlar yetiştirebilmek için “Türkçe”yi bir grup kurmaya karar vermiştir.

Karar verdikten sonra, insanlar ve toplum, bu vizyonu o kadar desteklemiş ki, Türkçe kısa sürede, sadece bir fikirden çok daha fazlasına dönüşmüş. Bu topluluk, 18–25 yaş arası genç Türk kadınlarının kendi hikayelerini yazmalarını, küresel bir ağın parçası olmalarını ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmelerini destekleyen bir topluluk. Türk, kurucusunun yaşadığı deneyimlerden ve karşılaşmalardan doğan zorluklardan; Türkiye'de kadınların karşılaşması sosyal ve ekonomik engellere rağmen, onların da kendi başarı hikayelerini yazabileceklerine inanmışlar.

Böylece Türkiye'de çok sayıda genç kadına ilham kaynağı olmuş, onları güçlendirmiş ve kendi hayatlarını kendi başlarına şekillendirebilme fırsatı sunmuş. Bu grup, kısa sürede topluma örnek olmaya başladı ve genç kadınlar, sadece kendi geleceklerini değil, çevrelerindeki birleşmiş da değişebilen güçlü bireyler olarak yetiştirmiş.

Ve böylece Türkiye'nin hikayesi, bir genç kadının cesur adımıyla başlayıp, genç kadınların gücü birliğiyle büyüyen bir harekete dönüşmüş. Bu hikaye, onun genç kadının gücünü keşfetmesi, kendi izinlerini bırakması ve gelecekteki yetenekleri arasında yer alması için bir ilham kaynağı olmuş.

Ve bu hikaye, günümüzde daha birçok genç kadına ilham verebilir, onları cesaretlendirmeye devam ediyor. Ve onların da kendi hikayelerini yazmaya başlıyorlar…

Böylece Türkiye'nin masalı, genç kadınların güçlerini birleştirerek daha adil ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etme yolculuğu, sonu dek sürmüş.

Asiye Bahar TABANLI