Bir insanın değeri, sahip olduklarında değil; neye sessiz kalmadığında gizlidir.

Bazı insanlar vardır, yaşadıkları çağın sessiz tanıkları değil; vicdanı, aklı ve cesaretiyle o çağı şekillendiren rehberlerdir. İoanna Kuçuradi, işte o insanlardan biridir.

Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli filozoflardan biri olarak, insan olmanın anlamını yalnızca kitaplarında değil, yaşamının her satırında savunmuş bir bilge. Bugün, onun sessiz ama derin izlerini takip ederek, bir filozofun kalbinde yolculuğa çıkıyoruz.

1936 yılında İstanbul’da doğan Kuçuradi, Rum kökenli bir ailenin çocuğuydu. Çocukluk yıllarından itibaren dünyayı sorgulayan bir zihin, insanlara dikkatle bakan bir kalp taşıyordu.

Felsefe onun için bir alan değil, bir yaşam biçimiydi. İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nden mezun olduktan sonra, akademik hayatına adım attı ancak onu farklı kılan, yalnızca bir akademisyen olması değildi; değer felsefesini yaşama geçirme kararlılığıydı.

İnsanın Değerine Dair Bir Yolculuk

İoanna Kuçuradi, “insan onuru” kavramını merkeze alarak, düşünce dünyamıza bambaşka bir pencere açtı. Ona göre felsefe, soyut kavramlarla uğraşan bir alan değil, “insanı insanca yaşatmanın” yol haritasıydı. 

İnsan haklarını savunurken, bunu sadece teorik düzlemde değil, insanın iç dünyasında başlayan bir sorumluluk bilinciyle ele aldı.

Yıllar boyunca, öğrencilerine “başarılı olun” demedi “insan kalın” dedi çünkü ona göre gerçek başarı, insanın değerinden ödün vermeden yol alabilmesiydi.

Kadın Bir Filozof Olarak Cesaretin Simgesi

20. yüzyılın ortalarında, erkek egemen akademi dünyasında bir kadın olarak yükselmek hiç kolay değildi ama Kuçuradi, sessizce ve kararlılıkla ilerledi. Türkiye Felsefe Kurumu’nu kurdu, UNESCO’da görev aldı, insan hakları alanında uluslararası düzeyde etkili çalışmalara imza attı.

Kendisine verilen her unvanı, bir güç gösterisi değil; insanlık adına bir sorumluluk olarak gördü. Cesareti gürültüde değil, sükûnetinde saklıydı. O, bir filozofun da “kalbiyle düşünebileceğini” gösterdi.

Bir Işık Olarak Mirası

Bugün onun adı, yalnızca kitaplarda ya da akademik makalelerde değil; insan hakları mücadelesinde, adalet arayışında, gençlerin vicdanında yaşıyor. Kuçuradi’nin felsefesi, hepimize sessizce şunu hatırlatıyor:

“Bir insanın değeri, sahip olduklarında değil; neye sessiz kalmadığında gizlidir.”

İoanna Kuçuradi;, bilgelikle, cesaretle ve umudun hiç bitmediğine dair inancıyla, geleceğe yol gösteren bir kadındır.  Bizler için pes etmeden, istikrarla yürümenin ışığını paylaşan bu kadının peşinden gitmek için haydi sen de bir adım at!

Meryem DAĞ