Başarı ve Başarısızlık Arasında
Nov 28, 2025
Oysa başarısızlık sadece bir sonuç değil, insanın kendisiyle en çıplak haliyle karşılaştığı andır.
Hayat bize çoğu zaman iki seçenek varmış gibi davranır: Ya başarılı olursun ya da geride kalırsın. Oysa gerçek hayat bu kadar keskin değildir. Asıl hikâyeler, tam da başarı ile başarısızlık arasındaki o gri alanda yaşanır. İnsan en çok orada değişir, en çok orada kendine yaklaşır çünkü çoğu dönüşüm; alkışların içinde değil, sessiz hayal kırıklıklarının içinde başlar.
Başarı dışarıdan bakıldığında güç, özgüven ve hayranlıkla parlayan bir vitrin gibi durur. Takdir edilirsin, övülürsün, hatta imrenilirsin ama bu parıltının ardında görünmeyen bir yük vardır. Sürekli başarılı olma zorunluluğu, hata yapma lüksünü elinden alır. Bir süre sonra yanlış yapmaktan değil, insanların beklentilerini boşa çıkarmaktan korkarsın.
Kendi gelişimin için değil, görünürdeki “sen” için yaşamaya başlarsın. Sürekli kazanmak, risk alma kasını zayıflatır. Risk almayan insan ise zamanla yerinde sayar ve geriye dönüp baktığında başarının seni ileri taşımaktan çok, olduğun yerde tuttuğunu fark edersin.
Başarısızlık ise çoğu zaman “olması istenmeyen bir hata” gibi görülür. Hızla örtülmesi gereken bir kusur, konuşulmaması gereken bir detay, CV’ den silinmesi gereken bir leke gibi… Oysa başarısızlık sadece bir sonuç değil, insanın kendisiyle en çıplak haliyle karşılaştığı andır. Can yakar, utandırır, yalnız hissettirir ama aynı zamanda yön gösterir.
Bugün hayranlıkla baktığımız J. K. Rowling, Steve Jobs, Oprah Winfrey gibi pek çok insan tam da bu aralıkta kalmış, oradan yeniden doğmuştur. Onları güçlü yapan şey hiç düşmemiş olmaları değil, düştükten sonra kendilerine sırt çevirmemeleridir.
Hepimiz başarısız oluruz ancak bizi asıl belirleyen, başarısızlıkla kurduğumuz ilişkidir. Kimimiz içine kapanır, kimimiz ise yaralı da olsa yoluna devam eder ve kendine şu soruyu sorar: “Ben bu hikâyeyi nereden tekrar kurabilirim?”
Belki de başarı kusursuz ilerlemek değildir. Belki de başarı, düştüğünde kendinden vazgeçmemektir. Bugün seni başarısız hissettiren bir an, yarın sana en çok benzeyen gücü doğurabilir çünkü insan, en sağlam yerlerini genellikle kırıldığı yerlerden inşa eder. Belki de asıl mesele şudur: Başarı ile başarısızlık arasında kalmaktan korkmamak… Çünkü insan en çok orada büyür, orada öğrenir, orada kendine yaklaşır.
Ve en çok orada… insan olur.
İkra GÜNSOY